Portre | Üretimhane
Geçtiğimiz haftalarda kültür-sanat ve yaratıcılıkla ilgili alanlarda tartışmalar yürüten, etkinliklerle hepimizi bilgilendirmeyi ve tasarım tartışıcak yeni bir mekan ve platform olmayı hedefleyen Üretimhane ile tanıştık. Geleneksel disiplin sınırlarını aşan, çoksesli, katılımcı bir platform olan Üretimhane; çeşitli atölyelere, güncel ve kuramsal tartışmalara, söyleşilere, sergilere, gösterimlere yer veriyor ve bağımsız yaratıcılara çalışma ortamı sunuyor.
Bu yeni oluşumun hikayesini bir de kurucuları Ömer Kaçar ve Yeşim Gürsucu’dan dinleyin...

Merhabalar bize kendinizi tanıtır mısınız?
Merhaba! İkimiz de Dramatik Yazarlık okuduk. Yollarımız üniversitede kesiştiğinden beri benzer şeylerle ilgilendik. Bir süre reklam ve iletişim ajanslarında metin yazarı olarak çalıştıktan sonra OtherWorkers adını verdiğimiz hikayeleştirme ajansını kurduk. Ardından Üretimhane geldi. Şu an ajansta yerel ve global ölçekli firmalara hikaye odaklı içerikler üretirken, Üretimhane’de farklı disiplinlerde etkinlikler organize ediyoruz.
Üretimhane nedir? Nasıl kuruldu?
Üretimhane’yi disiplinlerarası etkinlik ve ortak üretim alanı olarak tanımlıyoruz. Burası insanların birlikte fikir ve proje üretebildikleri bir yer. Birlikte öğrenmeyi, üretmeyi sevdiğimizi fark ettiğimiz için Üretimhane’yi kurduk. Farklı alanlarla uğraşan kişiler bir araya geldiklerinde ortaya ne gibi fikirler ve üretimler çıkar diye merak ediyorduk. Mekanın, bir arada olmanın yaratıcı üretime ne gibi etkilerinin olabileceğini merak ediyorduk. Üzerinde altı ay kadar düşündükten sonra mekan arayışına girdik. Bu süreçte kimlerle nasıl etkinlikler yaparız, bu etkinlikleri insanlara nasıl duyururuz, insanlar burayı nasıl kullanabilirler gibi konuları sürekli konuştuk.
Üretimhane’de Ağustos 2019’dan beri Beyoğlu-Küçük Parmakkapı Sokak'taki mekanda bir dizi atölye çalışması, konuşma, söyleşi gerçekleşiyor. Ayrıca yaratıcı sektörlerde çalışan veya bağımsız olarak proje ve eser üreten kişiler ortak çalışma alanını ücretsiz olarak kullanabiliyor. Bununla ilgili yakın zamanda bir açık çağrımız oldu; önümüzdeki aylarda daha fazla yaratıcı insan ile hassas dengeleri olan, güçlü bir komünite oluşturacağız gibi görünüyor.


Neden üretim, neden şimdi?
Yaşadığımız yeri, zihnimizi ve ruhumuzu güzelleştirmek için üretim. Dahası insanları, hayvanları, dünyada olup bitenleri, farklılıkları anlamak ve başkalarına anlatmak için...
“Neden şimdi?” diye biz de kendimize çok sorduk. Çünkü kaybedecek fazla vakit yok. Motivasyonun, üretme isteğinin kaybolmaması için kendimize hızlıca uygun koşullar yaratmak zorundayız.
Üretim odaklı bir mekan nasıl tasarlanmalı? Siz Üretimhaneyi kurarken nelere dikkat ettiniz?
Galiba bizim için üretim odaklı bir mekanda en önemli şey, mekanın zihinsel özelliği; zihinden ve bedenden bağımsız, sayısal verilerle bir üretim mekanı tasarlarsanız hata yaparsınız. Bir bakıma, üretim odaklı mekanlar kartezyen bakış açısıyla tasarlanmamalı. Bir diğer önemli şey de mekanın dönüştürülebilir olmalı; yani böyle mekanlar kullanım amacına göre yeniden, hızlıca ve kolayca kurgulanabilmeli. Biz Üretimhane’yi kurarken bunlara dikkat ettik. Etkileşim potansiyelini azaltmamak için açık alanları paravanlarla, kapılarla kapatmadık. Tarihi bir yapı olduğu için minimum düzeyde iyileştirme yaptık. Mekana adım attığınızda burada daha önceden bir şeylerin yaşandığını hissedebiliyorsunuz. Bu yüzden kimse Üretimhane’nin henüz bir yıldır faaliyette olduğuna inanmıyor.
Her ne kadar şu an mekan odaklı işler yapıyor olsak da kapılarımızı sonuna kadar açmak, hatta “zaman-mekan bağımsız” bir oluşum olarak hayatımıza devam etmek istiyoruz. Mekan kapalıysa, hatta hiç yoksa bile bir şeyler varlığını sürdürüyor olmalı.

Etkinlik ve atölyelerinizi nasıl/neye göre seçiyorsunuz?
Önceliğimiz disipliner çeşitliliği sağlamak. Sürdürülebilirlik, katılım oranı, finans gibi şeyler kendiliğinden geliyor zaten. Mimarlıktan dijital sanata, psikolojiden sahne sanatlarına kadar pek çok alanda bir dizi etkinlik düzenliyoruz. Bazı atölye çalışmaları ve konuşmalar kendi içlerinde de disipliner çeşitliliğe sahip olabiliyor. Mesela “Müze-Salon Anlatıları”, edebiyat-sosyoloji, “Performansı Yazıya Dökmek” yazma-tiyatro-performans, “Creative Coding” kodlama-tasarım gibi kesişimlerle ilgiliydi.
Her etkinliğinizin özel bir grafiği var. Bu tasarımları kim yapıyor ve tasarımlara nasıl karar veriyorsunuz?
Etkinlik tasarımlarını Halt Studio’nun kurucularından İnci Doğruer yapıyor. Onun bakış açısına ve tercihlerine güveniyoruz. Tasarımların etkinliğin içeriğine uygun olmasına dikkat ediyoruz. Çoğu tasarımımız içeriğe yan anlamlar da katıyor. Karar aşamasında bazen biz taslak bir fikirle gidiyoruz, bazen sadece etkinlikten söz etmemiz yetebiliyor.
Hepimizin sosyal izolasyona geçtiği bu dönemde nasıl bir etkinlik takvimi gerçekleştirmeyi planlıyorsunuz?
Salgından dolayı mekanda gerçekleşen etkinliklerimize ara verdik. Bir süreliğine isteyen herkesin, dünyanın her yerinden katılabildikleri online etkinliklerimiz olacak.
Üretimhane'nin etkinliklerine göz atmak için tıklayın!