Alglerden elbiseler | Scarlett Yang
Central Saint Martins mezunu Scarlett Yang, alg özü ve ipek kozası proteini kullanarak doğa dostu elbiseler tasarladı.

Tasarlayanlar olarak materyal odaklı projeleri ve doğaya dost projeleri yazmaya bayılıyoruz. Tasarımcıların materyal deneyleri, farklı materyallerin potansiyellerini değerlendiren projeler oldukça ilham verici. Yang’ın tasarımları da bunlardan birisi.
Yang’ın mezuniyet projesi için tasarladığı koleksiyondaki bioelbiseler zamanla büyüyebiliyor ve yirmi dört saat içerisinde de suyun içinde çözünebiliyor. Doğada çözünebilen elbiseler, farklı nem ve sıcaklık seviyelerine yanıt olarak şekil değiştirip, bükülüyor ve kırılıyor. Elbiseler giyildiği coğrafi konuma ve mevsime bağlı olarak değişken. Örneğin kuru bir kış sırasında, giysi sertleşiyor ve daha heykelsi görünüyor. Suya maruz kaldığında ise giysi saatler içinde ayrışabilir. Örneğin, malzeme 80 santigrat derece sıcaklıkta alkali suya batırıldığında bir saat içinde veya 60 santigrat derecelik suya batırıldığında 24 saatten daha kısa sürede ayrışıyor. Bu da koleksiyonunu doğaya dost hale getiriyor. Çevresel etmenlere verdiği yanıtlarla da kıyafetler giyildiklere yerlere özelleşiyor.


Yang koleksiyonuna, moda endüstrisinin yarattığı atık miktarının farkına vardıktan sonra doğal olarak ayrıştırılabilen bir biomateryal geliştirmeye yönelerek başlamış. Geleneksel moda tasarım projesi geliştirmede ne kadar çok malzemenin israf olduğunu fark eden tasarımcı “Piyasadaki tekstillerin büyük çoğunluğu geri dönüştürülemez, bu da işleri geleneksel yöntemlerle yapmaya devam edersek kirlilik sorunlarına katkıda bulunacağımız anlamına geliyor. Koleksiyonum, doğal yaşam formlarının güzelliğini sergilerken kullanıcılara materyallerin yaşam döngüsünü aktarmayı amaçlıyor.” diyor.
Yang, elbiseleri üretmek için önce, malzemenin alacağı dokusal şeklin üç boyutlu bilgisayar modelini oluşturduktan sonra 3B baskı ve lazer kesim teknolojilerini kullanarak bir döküm kalıbı basmış. Tasarımcı daha sonra su, renkli boya ve yosun özü karışımından oluşan biomateryali sıvı haliyle kalıba dökerek katılaşması için bırakmış. Daha sonra, ortama koşullarına göre katlanmasını ve küçülmesini istediği kısımlara serisin olarak bilinen ipek koza proteini uygulamış. Protein, hidrofobik yani suyu sevmeyen özelliklerinden dolayı ortama yanıt verebiliyor. Yang'a göre ipek koza proteini endüstriyel tekstil üretiminde -özellikle Avrupa ve Asya’daki geleneksel ipek üretim tesislerinde- atık oluyor. Bu nedenle ipek liflerindeki serisin proteinini boşa gitmekten kurtarmak için kullanarak projesinde değerlendirmiş.
Yang, aynı zamanda malzemenin çeşitli koşullarda olası farklı sonuçlarını görselleştirmek için 3D modelleme, animasyon ve işleme kullanmış.Animasyonlu görselleri kullanarak, biomateryal giysinin dört dijital versiyonunu gören 360 derecelik bir showroom deneyimi oluşturmuş. Koleksiyonu çevrimiçi ya da bir sanal gerçeklik başlığı ile ayrıştırma sürecini gözlemlenebilir hale getirmiş.

Scarlett Yang’ın projesi gibi farklı materyal projelerini materyal etiketine tıklayarak keşfedebilirsiniz.

